28 Ekim 2018 Pazar

özgeçmiş

www.google.com


Şahabettin KÜÇÜKYAZICI

Tel:       0 (532) 3918302
 Merkez Mah. Oktay Cebeci Sok.
No:21 Daire:11
34381 Şişli / İstanbul
E-mail: skucukyazici@yahoo.com
www.gazeteistanbul.net

 KİŞİSEL BİLGİLER
Doğum Yeri      :         Kargı/Çorum
Doğum Tarihi      :        01.10.1946
Uyruğu             :         T.C.
Medeni Hali      :         Evli, 2 Çocuklu
Askerlik            :        Yedek Subay- 1974 Kıbrıs Barış Harekatına katıldı.
                                 (Şeref Madalyası Sahibi)
Eğitim               :       İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi (1971)
                                 Anadolu Üniversitesi Lisansüstü Programına devam etti.(1993)
                               
Yabancı Diller     :      İktisat Fakültesi  Lisans eğitimi sırasında 4 yıl Fransızca eğitimi yanında, Fransız Kültür
                                 Merkezinde kurslara devam etmiş, Tekel Yabancı Diller Eğitim Merkezinde de İngilizce                                  
                                 eğitimi almıştır

2017   -                             Gazete İstanbul (internet) Genel Yayın Yönetmeni.
2014 – 2017               Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Teftişi Kurulu Kurucu Başkanı 
                                 (2017 yılında istifa ederek ayrılmıştır.)
2002 - 2005                Tekel A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı olarak emekli olmuştur.
1998 – 2002               Tekel A.Ş. Pazarlama ve Dağıtım Müessese Müdürü
1995 – 1998               Tekel Genel Müdürlüğü Başmüfettişi
1994 – 1994               Tekel Genel Müdürlüğü Alkollü İçkiler Müessese Müdür Yardımcısı
1993 – 1994               Tekel Genel Müdürlüğü Eskişehir Başmüdürü
1991 – 1993                Tekel Çanakkale Kanyak Fabrikası Müdürü
1976 -  1991               Tekel Genel Müdürlüğü Müfettişi     
1973 -  1975               Yd.Sb.Okulu ve Hava İndirme Tk.Komutanı
1971 -  1972               Türkiye Elektrik Kurumu Memuru               
                               
EĞİTİM VE SEMİNERLER
2014 – 2017              Mahalli İdareler konusunda incelemeler.
1998 – 2002              Yurt içi ve Yurt Dışı Fuarlar
                                 Pazar araştırmaları değerlendirilmesi, Yönetim Kuruluna sunulması
                                 Berlin, Moskova, Bağdat, Sudan ,  İzmir ve pek çok fuarda Tekel Standlarının yönetimi.
                                 USA  Yaprak Tütün Alım sistemi ile ilgili inceleme.
1988 – 1989               Philip Morris Avrupa (Lausanne)
                                 -     Sigara, üretim – pazarlama ve dağıtımı inceleme.
                                 -     Pazarlama  ve satış sistemleri kurs.
2000 – 2001               RGA Yönetim Danışmanlık Ltd. Şti. Ve Diğer özel seminerler.
-          Müşteri hizmetleri yönetimi
Etkinlikler            :     *Bakırköy Çevre Dostları Derneği ve SDD İstanbul, CHP Şişli
                                   *İktisat Fakültesi  Mezunlar Cemiyeti
                                   *Türkiye Muharip Gaziler Cemiyeti

Doğum Tarihi   :        01.10.1946
Doğum Yeri      :        Kargı/Çorum
Uyruğu             :        T.C.
Medeni Hali      :         Evli, 2 Çocuklu
Askerlik            :        Yedek Subay- 1974 Kıbrıs Barış Harekatına katıldı.
                                 (Üstün Hizmet Madalyası Sahibi)
Eğitim               :       İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi (1971)
                                 Anadolu Üniversitesi Lisansüstü Programına devam etti.(1993)
                               
Yabancı Diller     :      İktisat Fakültesi  Lisans eğitimi sırasında 4 yıl Fransızca  eğitimi                                           Fransız    Kültür   Merkezinde kurslara devam etmiş, 
                                 Tekel Yabancı Diller  Eğitim  Merkezinde de İngilizce  eğitimi almıştır.           
                                      
 İŞ TECRÜBESİ

       Tekel ürünlerinin (sigara, alkollü içkiler, tuz, çay, kibrit)  yurtiçi satışı ve ihracatı ,
Alkollü İçkiler üretimi, yaprak tütün pazarlama ve ihracı konularında yönetici olarak
Görev yapmıştır.
        Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi kuruluş çalışmalarında Teftiş Kurulu Başkanı olarak
görev yapmış, 3 yıllık görev süresi içinde mahalli idarelerle ilgili incelemelerde bulunmuştur.
                                   

Etkinlikler            :     *Bakırköy Çevre Dostları Derneği ve SDD İstanbul, CHP Şişli
                                   *İktisat Fakültesi  Mezunlar Cemiyeti
                                   *Türkiye Muharip Gaziler Cemiyeti


Şahabettin Küçükyazıc /SDD PANEL



50. yılında Türkiye'de 1968

Şahabettin KÜÇÜKYAZICI
Sayın Alev Coşkun, bizlere Türkiye Cumhuriyetinin Kuruluşunu ve Cumhuriyetin ilk yılları özetlemiş bulunmaktadır.
Aslında bugün burada yapmak istediğimiz, bir tarih  anlatmaktan çok, elli yıl önce yaşadıklarımızı sizlere aktarmaktır.Bizler yaş ortalamamız nedeniyle, yüz yıllık Cumhuriyet tarihin yarısına tanıklık etmiş durumdayız.
Orta okul, Lise yıllarımızdan başlayarak, Türkiye’nin sıcak yıllarının yaşayan tanıklarıyız.
Menderes’ten başlayarak ihtilaller dönemlerini, Cumhurbaşkanlığı yapmış, Kurtuluş destanımızın kahramanı İsmet İnönü’nün Başbakanlık yaptığı yılları dolu dolu yaşadık. Avrupa ve Türkiye’de gençlik hareketlerinin yoğun olduğu yılların tüm gençlik hareketlerinde, bizler SOSYAL DEMOKRAT GENÇLİK olarak fiilen yer aldık. Demirel,  12 MART ve Nihat Erim, Ecevit – Demirel  dönemine,  80 lerde, Evrenli ve  Özallı yıllara, yeniden Demirel ile adım adım karanlığa doğru yol aldığımız yıllara tanık olduk.

1960 – 70 ÖĞRENCİ HAREKETLERİ

Güçlü öğrenci kuruluşlarımız vardı.
MTTB (Milli Türk Talebe Birliği) aynı zamanda uluslar arası öğrenci federasyolarının da üyesi, devlet desteği olan, 27 Mayıs darbesi öncesi öğrenci hareketlerinin de bayraktarlığın yapan önde gelen  örgütlerdendi. Ve sol görüşlü öğrencilerin kalesi idi. Hatta, Deniz Gecmiş ve arkadaşları da MTTB üyesi idiler. Ancak, 1965 yılındaki kongrede, Rasim Cinisli’nin seçimleri kazanarak başkan olmasından sonra, daha önce üniversite içinde marjinal gruplar halinde bir araya gelen milliyetçi gençlik burada toplandı. Bu kez, MTTB sağ görüşlü öğrencilerin merkezi oldu.
Bunun üzerine, sol görüşlü gençler,MTTB’den ayrılarak TMTF (Türkiye Milli Talebe Federosyonu) adı altında yeni bir örgüt kurdular.
MTTB 1965 yılından itibaren, “FETİH MİTİNGİ”, “PAKİSTAN MİTİNGİ” kendi misyonuna uygun eylemler düzenlemeye başlamışlardır.

Üniversite öğrenci örgütlerinde sağ ve sol görüşlü örgütlerin yarışı sürmekte iken, sağda ÜLKÜ OCAKLARI, sosyalist görüşü benimseyen öğrenciler,  başlangıçta FİKİR KULÜPLERİ adı altında örgütlenmiş iken, daha sonra DEV-GENÇ altında birleşmişlerdir. Deniz Gezmiş ve arkadaşları ise DÖB (Devrimci Öğrenci Birliği) isimli bir örgütte birleşmişlerdir.
Bütün bu oluşumlar süregelmekte iken, CHP içinde de bazı gelişmeler olmaktadır.1965 seçimlerinde başarılı olamayan CHP içinde Bülent Ecevit önderliğinde, bir süredir “ORTANIN SOLU” olarak dillendirilen düşünceler sistematik hale getirilmiş, Bülent Ecevit tarafından kitap haline getirilmiştir. Buna paralel olarak, CHP gençlik kollarına üye üniversite öğrencileri, bulundukları fakültelerde SDD’leri kurmaya başlamışlardır. Daha sonra bu  dernekler, SDDF (Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu olarak örgütlenmişlerdir.
Bunların dışında da,öğrenci ve diğer gençleri bünyesinde barındıran TMGT (Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı) bulunmaktadır.
Öğrenci Dernekleri, esas itibarıyla sol görüşleri benimseyen TMGT çatısı altında koordinasyon toplantıları yapmışlardır


68 ÖĞRENCİ HAREKETLERİ
O yılların en belirgin özelliği, toplumsal hayattı gençliğin etkin ve öncü rolü üstlenmiş olmasıdır. Gençlerin aynı zamanda örgütlü olduklarını da görmekteyiz. 1967 yılında, CHP Gençlik Kollarına kayıt olmuştum. Bakırköy Gençlik Kolu Başkanı ve İktisatlılar SDD kurucusu olarak,  İstanbul’da Önemli sayılabilecek bütün gençlik, öğrenci ve hatta işçi olaylarının içinde bulundum. Bugün yaşadıklarımın özetini sizlere aktarmaya çalışacağım.
Esas itibariyle, pek çok müellif tarafından ileri sürüldüğü gibi, özellikle zamanlama açısından Batı’dan etkilenmişi olduğu kabul edilebilir. Ancak,bana göre 1968 yılı öğrenci hareketleri, 1960 lı yılların başından itibaren, gençliğin toplum yaşamında güçlü ve etkin bir süreç yaşaması ile bağlantılıdır. O yıllarda öncülüğünü üniversitelerin yaptığı gençlik hareketlerinin toplumsal bir kabul gördüğünü de söyleyebiliriz. Biz, Sosyal Demokrasi Dernekleri olarak, topluca köy ziyaretleri yapıyorduk, sorunlarını dinliyor, tıp öğrencisi üyelerimizle sağlık sorunlarına çözümler arıyor, fabrikalardan temin ettiğimiz ilaçları dağıtıyor, ciddi bir sempati ile karşılanıyorduk.
Toplumu derinden etkileyen 68 Gençliğinin isyanının hedefinin Tükkiye’yi değiştirmek olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Bir ütopya olarak değerlendirilse bile, bizler, “DEMOKRATİK ÜNİVERSİTE” istiyorduk. Çocukluk yıllarımızın Halkevleri, Köy Enstütülerinde yetişen ailelerin çocukları olarak,”TOPRAK REFORMU” “EĞİTİMDE DEVRİM” “MİLLİ PETROL” “İLAÇ SANAYİİNDE DEVLETLEŞDİRME” talep ediyorduk.
Bu konudaki çözüm önerimiz ise, 2YÖNETİME KATILMA” şeklinde özetlenebilirdi.
Diğer yandan da, CHP iktidarı tarafından kanunlaştırılan, işçi hakları nedeniyle canlanan ve örgütlenen işçi hareketleri, grevler ve köylü direnişlerine destek veriyorduk.
Fakir Baykurt gibi devrimci önderlerin yönettiği öğretmen sendikalarının faaliyetlerinden büyük ölçüde etkileniyorduk.
Sanatta, kültürde, edebiyatta hemen her alanda heyecan ve umut vardı.

6. FİLO PROTESTOLARI
Gençlik olaylarını konuşurken, 1968 lilerden bahsederken, 6. Filoya değinmeden olmaz. Dönemin en önemli olaylarından birisi 6. Filo protesto gösterileridir.
O tarihlerde, ABD’nin Akdeniz’de bulunan en güçlü askeri birliği 6. Filo idi.  Filo, devriye görevi çerçevesinde, Akdeniz limanlarını ziyaret eder, gemide görevli askerler de ziyaret edilen ülke liman şehrinde izinli olarak kenti ziyaret ederlerdi.
1967 yılında, İstanbul’u ziyaret eden 6. Filo Dolmabahçe önlerinde demirlemiş ve Filo komutanı Taksim Atatürk Anıtına çelenk bırakmıştır.
Filo ziyaretini öğrenen devrimci gençler, çeşitli eylemlerle gemdin asker çıkışına engel olmuş, çıkan olaylar üzerine Filo Komutanı karaya helikopter ile ulaşabilmiş, sonrasında da Filo Türkiye’den ayrılmakzorunda kalmıştır.
Ancak 1968 yılında Filo yeniden İstanbul’a gelmiş, bu kez gençlerle birlikte halkın da büyük tepkisi ile karşı karşıya kalmış, Hükümet Filoya karşı eylemleri önlemek amacıyla askeri ve polis güçleri ile uygulamalar başlatmıştır. Polisin,filoyu istemiyoruz diye gösteri yapan İTÜ öğrencilerinin kaldığı yurda yaptığı baskın sırasında, VEDAT DEMİRCİOĞLU isimli öğrenci pencereden atılarak katledilmiştir.
Bu olay, gençlerin, İstanbul dışında, Ankara ve izmir’de de ABD ve askerlerine tepkilerinin artmasına neden olmuştur.
Ankara’da PAN AMERİKAN HAVA YOLLARI, AMERİKAN KÜLTÜR MERKEZİ, TULOG gibi kuruluşlar, Trabzon’da, AMERİKAN RADAR ÜSSÜ, İzmir’de 6. FİLO ASKERLERİ gençlerin eylemlerine hedef olmuşlardır.

KANLI PAZAR

6.Filoyu protesto eylemleri giderek yoğunluk kazanmış, 16 Şubat 969 günü Beyazıt’ta 6. Filoyu protesto için sayıları onbinler ile ifade edilebilecek büyük bir kalabalık toplanmış, Miting, daha sünra EPERYALİZME VE SÖMÜRÜYE KARŞI İŞÇİ YÜRÜYÜŞÜ  ile devam etmiş, ancak bu arada dinci ve gerici basında, Mehmet Şevki Eygi gibi yazarlar devrimci gençlik eylemlerine karşı yazılar yazmakta, gericileri bu eylemlere karşı CİHAT başlatmaya davet etmekteydiler. O tarihlerde yurt çapında örgütlü olan KOMİNİZMLE MÜCADE DERNEKLERİ  de, düzenlenecek mitinge üyeleri SİLAHLARINI , YOKSA BALTALARINI  alarak devrimcileri durdurmak için çağıran bir bildiri yayınlamıştı.
Bu davetler meyvesini vermiş, devrimci işçi ve gençlerin, emperyalizme ve sömürüye karşı başlattıkları eylem mitingine katılan onbinler, Taksim Meydanına girerken, MTTB ve Komünizmle Mücadele Derneklerinin silah ve balta ile donatarak Taksim Gezi Parkı içinde topladıkları,  bir grup gerici kalabalık, yürüyüşe katılanlara ellerinde taş, çivili sopa gibi aletlerle saldırıya geçtiler. Çıkan olaylarda Ali Turgut Aytaç isimli mühendis  ile Duran Erdoğan isimli öğrenci iki genç hayatını kaybetti. Ertesi gün yayınlanan gazete fotoğraflarından ise polisin olayları önlemek için gerekli çabayı göstermediği anlaşılıyordu.


HAZİRAN 1968 OLAYLARI
Öğrenim döneminin bitmesine yakın, sınav döneminde, Ankara Üniversitesi DTCF’de, Celal Kargılı önderliğinde öğrenci hareketleri başladığında tarihler 10 Haziran’ı gösteriyordu.
Olaylar, 12 Haziran’da İ.Ü.Hukuk Fakültesi’nde, “ÜNİVERİTE REFORMU” talebiyle boykot başlatıldı.
Öğrenci istekleri ile ilgili olarak her fakültede komiteler kurulup, görüşmeler başlatılmak istenirken, o tarihe kadar kendi aralarında bir militan grup olarak hareket etmekte olan Deniz Gezmiş ve arkadaşları eylemin önderliğini üstlendi.
Başlangıçta,”sağ-sol yok. Boykot var” sloganıyla başlayan hareket, İstanbul Fikir Kulüpleri denetiminde, sol ve sosyalist eğilimlerin eylem birliği platformuna dönüştü. İşgal Komitesi başkanlığına da Kemal Bingöllü getirildi. Diğer öğrenci liderleri olarak, Bozkurt Nuhoğlu, Celal Doğan,Fahri Aral, Nalan Sakızlı gibi isimleri saymak mümkündür.
İktidarda bulunan Süleyman Demirel hükümeti olaylara son derece soğukkanlı ve ihtiyatlı yaklaşıyordu. Muhalefet lideri, olayları yumuşatmak için “İşgal ile boykotun aynı şey “ olduğunu söylüyordu.
Üç hafta süren işgal  Rektör Ekrem Şerif Egeli’nin işgal komitesi ile yaptığı bir toplantı sonunda kaldırıldı.
Esas itibariyle sol ve devrimci görüşleri benimsemiş olan Sosyal Demokrasi Derneği üyesi bizler, eylemlerin dışında kalmamaya ve fakat silah kullanılmasını, siddete başvurulmasını önlemeye çaba gösteriyorduk.
Yine o tarihlerde, SDD olarak düzenlediğimiz “SİLAH BIRAK” kampanyasına destek sağlamak için, CHP desteği ile bastırılan on bin broşürün üniversitelerde dağıtımı sağlanmıştır

 DİĞER ÖĞRENCİ HAREKETLERİ  

68 kuşağı öğrencileri sosyal ve kültürel bakımdan büyük birikime sahiptiler. Halk için, demokratik bir düzen için çok çeşitli etkili eylemlerde bulundular.
Bunlardan önemli bulduklarımızı şöyle sıralamak mümkündür;
Sokak Tiyatroları: Başta DEVRİM İÇİN HAREKET TİYATROSU olmak üzere gençlerin kurdukları gruplar, tiyatro oyunu şeklinde anlatmak istediklerini halka daha iyi anlattıklarını düşünerek yüzlerce oyun sergilediler. Tiyatro grupları, özellikle miting alanlarında, grevlerde geniş halk kitlelerine mesajlarını ilettiler.
Boğaz Köprüsü  karşıtı kampanyalar, ZAP suyu üzerine köprü yapımı gibi aktivitelerde bulundular.

İŞÇİ HAREKETLERİ

 İşçilerin sendikal örgütlenme çerçevesinde, Türk-İş’den ayrılarak, 1967 yılında kurulmuş olan DİSK çatısı altında örgütlenmeye başlamalarını önlemek için, İktidar muhalefetle de anlaşarak, İş ve Sendikalar Kanunlarında önemli değişiklikler yapan  teklifleri 1970 yılında kanunlaştırmaya başardı.Bu Yasa işçilerin örgütlenmesine ciddi kısıtlamalar getirmekteydi. DİSK doğrudan kendisini hedef alan bu Yasalara karşı direnmek için eylemler planladı.
İki yıldır İstanbul çevresindeki pek çok fabrikada grev ve direnişler şeklinde eylemlerde bulunmakta olan işçiler, DİSK’in çağrısına uyarak 15.Haziran.1970 günü, bulundukları bölgelerden üç kol halinde İstanbul kent merkezine doğru yürüyüşe geçtiler.
Gebze ilçesinden başlayan yürüyüşe E-5 üzerindeki fabrikalardan da büyük katılımlar oldu. Bu yürüyüş Göztepe’ye kadar ulaştı. Bir başka grup ise, Beykoz-Paşabahçe güzergahından Üsküdar’a kadar gelmişti.
İşçiler Bağdat caddesine ulaştığında polisin ateşi ile karşılaştılar. Ölen ve yaralananlar oldu.
Avrupa yakasında ise, Bakırköy, Topkapı, Gaziosmanpaşa’dan büyük işçi yürüyüşü başladı. 16 Haziran günü de devam eden olaylarda, şehir dışından gelen gruplarla  Topkapı’da buluşan işçiler, Sultanahmet üzerinden Eminönü’ne kadar geldiler. Valilik köprüleri açmak suretiyle işçilerin ilerlemesini engelledi. Zira, Levent ve Beyoğlu üzerindende büyük işçi grupları hareket halindeydi. Eylemleri DİSK düzenlemiş olmasına rağmen çok sayıda Türk-İş üyesi işçi de eyleme katılmış, toplam eylemci sayısının 70-80 bin dolayında olduğu tahmin edilmiştir.
Olaylar karşısında Hükümet çareyi SIKIYÖNETİM  ilan etmekte buldu.
Bunun üzerine aynı gün akşama DİSK Genel Başkanı Kemal TÜRKLER, bir radyo konuşması ile EYLEMLERE SON VERİLDİĞİNİ  açıkladı.
Başkaca işçileri örgütleyecek kuruluş olmadığından eylemler sona erdi.
Yıllar sonra,otoriteler bu konuda, işçi sınıfının partisinin bulunmaması büyük eksiklikti şeklinde değerlendirmeler yapmışlardır.